
Jiro ise birdenbire öz özgürlüğünden mahrum edilmiş ve Park’ın geri dönüşünün hem destekçisi ve kayıtsız izleyicisi olmaya zorlanmıştır. Taeko’nun Park’ın dua etmekte ve yüzleşmekte olduğu hayatının nereden nereye doğru evrildiğinin farkına varmasını engellediği tehlikeleri aşıp, bu geri dönüşü sağlamaya katkıda bulunması için cesaretli bir adım atmayı arzuladığını fark etmesi, onu uzun bir süredir unutulmuş hikayenin merkezine çeker.
Aşk, yakınlık, özür dileme, bağışlama ve geçmişin mahkum edici gücünü boşa çıkarmak arasındaki çatışmanın tüm sıcaklığını taşıyan Bu Hayat Sevgisiz mi? bir hikaye, bizim de çoğumuzun yaşadığı günlük hayatın karşı karşıya kaldığı ahlaki ve öznel tehlikeleri izleyen ve bunların üstesinden gelmeyi öğrenmeyi öğütlüyor. Çocukluk arkadaşları ve arkadaş çevreleri, hayaller ve kaygılar arasında taşınarak, Taeko ve Jiro’nun çoklu dünyalarıyla bizi çekerken, izleyiciyi endişeli, düşündürücü ama yine de sonsuza dek aydınlatıcı olan bir seyahate çıkarıyor.